-Yaranı doktora gösterdin mi?
-Evet, verdi birkaç şey işte.
-Saçlarını ne zaman kestin?
-Uzunken beni yavaşlatıyorlardı, keseyim dedim.
-Çok güzel olmuşsun. Uzunken de seviyordum tabii.
-Sağ ol. Fazladan bandajın var mı? Etrafta aramak istemiyorum ama bunlar hareket ederken de rahat davranamıyorum.
-Yatağın üstündeki çantada var. İstediğini al, bu akşamdan sonra kapıları uzun süre açacaklarını sanmam.
-Açmazlar. Sabahki kargaşa herkesi içeri atmalarına vesile oldu baksana. Dün dar gelen oda şimdi sana bana kaldı.
-Bir şeyler yapmamız lazım. Plan yapalım, hazırlıklı olalım. Sabaha uyanacağımız şüpheli…
-Halledeceğiz. Burada oturmakla olmayacağını ben de biliyorum.
-Yıldızlar da bir işaret vermiyor. Tanrılar bizi kaderimizle baş başa bıraktı.
-Seni duyuyorlar, biliyorsun değil mi? Şimdi kafir olmanın bir faydası olmaz. Şu anda inançlı olmak sana ödülü kazandırır.
-O ateş artık yok bende. Neyden kaçtım, kimden kurtulmaya çalışıyordum uzun zaman önce unuttum. İnanç tek derdim olsa keşke.
-Hâlâ yaşıyorsun. Çabalıyorsun. Demek ki yaşamaya değen bir şeyler var içinde. Dışarıda da olabilir.
-Seni kurtarmak emin olduğum tek şey.
-Yaşarsam senin için yaşarım diyorsun, öyle mi?
-Yok be kızım, sen de illa konuyu oraya getireceksin ha.
-Gül diye diyorum. Kafamızı dağıtmak en iyisi. Şimdi daha düzgün düşünüp plan yapabiliriz.
-ŞŞhh… Biri geliyor. Otur sen, kapıya bakacağım.
-Tamam…
-…
-Ne diyorlar?
-Liderin yanındaki oğlandı. Hazırlanın dedi. Bu gece kurtulacağız.
-Gerçekten mi? Hemen, çok bir şeye ihtiyacımız yok. Toparlanalım, hazır bekleyelim.
-Sakinleş. Panik, heyecan seni kötü yapar. Kurtulacağız, bak diyorum sana. Başaracağız.
-Ne kadara gideriz? Söyledi mi bir şey?
-Kısa bir uyku çekin sabaha doğru yola koyulacağız dedi. Şimdi giyinelim ve yatalım. Uzun süre yürüyeceğiz, koşacağız, savaşacağız.
-Tamam. Özgürlük şu kadar yakınımızdayken gözümüze nasıl uyku girecek bilmiyorum ama evet dinlenmeliyiz. O zaman seni sabah görürüm?
-Seni sabah görürüm.
Yorumlar