İçerik Resmi

Cumhuriyet Nasıl Yönetilir?


favorite 0 visibility 3 bookmark 0


Kısaca Devlet Nedir, Yönetim Şekilleri Nelerdir?  

Devlet, organize edilmiş bir toplumun hukuki ve siyasi yapısını belirleyen en üst düzey yönetim organıdır. İnsanlar tarih boyunca güvenlik, adalet, düzen ve refah sağlamak amacıyla devletler  kurmuşlardır. Devletin temel unsurları arasında halk, ülke, egemenlik ve siyasi otorite yer alır. Bu  kavramları zaten hepimiz biliyoruz. Devlet yönetimi fazlasıyla bilgi, kültür ve sanat bilgisi  olanlarca yönetilmedir.

 Devletin Unsurları:  


1. Halk
: Devletin en önemli unsurlarından biridir. Halk, devleti oluşturan ve yönetimi  altında bulunan insan topluluğudur.  

2. Ülke
: Belirli bir toprak parçası, devletin diğer bir temel unsurudur. Devlet, sınırları belirli  bu toprak parçası üzerinde egemenlik kurar.

3. Egemenlik
: Devletin, kendi sınırları içinde bağımsız olarak hüküm sürme yetkisidir.  Egemenlik, iç ve dış olarak ikiye ayrılır: 

4. İç Egemenlik
: Devletin kendi toprakları üzerinde yaşayan insanlar üzerinde sahip  olduğu mutlak otorite. 
Tüm Reklamları Kapat

5. Dış Egemenlik
: Devletin diğer devletler karşısında bağımsız olma durumu.

6. Siyasi Otorite
: Devletin, yasalar çıkarma, uygulama ve hukuki düzeni sağlama yetkisidir.  

Devletin Görevleri
:  

1. Güvenlik Sağlama
: Devletin en temel görevi, vatandaşlarının can ve mal güvenliğini  korumaktır. Bu, iç ve dış tehditlere karşı korunma ve savunma anlamına gelir.  

2. Adalet Dağıtma: Adil bir hukuk sistemi kurarak, toplumsal düzeni sağlama ve  uyuşmazlıkları çözme görevi.  

3. Kamu Hizmetleri Sunma
: Eğitim, sağlık, ulaşım gibi hizmetlerin sunulmasını organize  etme ve denetleme.

4. Ekonomik Düzenlemeler
: Ekonomik kalkınmayı sağlama, işsizliği azaltma, refahı  artırma ve ekonomik istikrarı sağlama.  Devlet Modelleri: Devletler, yönetim şekilleri ve yapılarına göre farklı modellerde  sınıflandırılabilir: 

1. Monarşi
: Yönetim yetkisinin bir kişiye (kral, padişah) ait olduğu yönetim biçimi.

2. Cumhuriyet
: Halkın, belirli süreler için seçtiği temsilciler aracılığıyla yönetim yetkisini  kullandığı sistem.

3. Federasyon
: Birden fazla devletin, belirli konularda yetkilerini merkezi bir hükümete  devrettiği yönetim şekli.  Şimdi de bir cumhuriyet yönetiminde uygulanması gereken unsurların sıralaması:  


1. Tam Bağımsızlığın Sağlanması Gerekiyor.
 

Tam bağımsızlık, bir devletin, iç ve dış işlerinde başka bir devletin veya kurumun etkisi altında  kalmadan, kendi kararlarını alma ve uygulama yeteneğine sahip olmasıdır. Atatürk'ün "Yurtta sulh, cihanda sulh" ilkesine dayanarak, tam bağımsızlık, hem içte huzur ve güvenliği, hem de  uluslararası alanda saygınlığı ve barışı ifade eder. 

Ekonomik Bağımsızlık
:  Ekonomik bağımsızlık, bir ülkenin veya toplumun kendi ekonomik politikalarını ve kararlarını dış  baskılardan veya müdahalelerden bağımsız bir şekilde belirleyebilme yetisidir. Bu kavram,  genellikle ekonomik egemenlik ve sürdürülebilir kalkınma ile ilişkilendirilir. Ekonomik  bağımsızlık, birkaç temel bileşen içerir:  Enerji Bağımsızlığı: Bir ülkenin kendi enerji kaynaklarını keşfetme, geliştirme ve kullanma  kabiliyeti. Bu, enerji ithalatına bağımlılığın azaltılması anlamına gelir.  Ticaret Politikaları: Kendi ticaret politikalarını oluşturma ve uygulama yeteneği. Bu, gümrük  tarifeleri, ticaret anlaşmaları ve ihracat-ihracat politikalarını içerir.  Sanayi ve Teknoloji Gelişimi: Kendi sanayi ve teknolojik altyapısını geliştirme ve güçlendirme  kapasitesi. Bu, dış teknoloji transferlerine bağımlılığın azaltılması anlamına gelir. 

Finansal Bağımsızlık
: Kendi para politikasını ve bankacılık sistemini oluşturmasıdır. Bu, dış  finansal yardımlara veya kredilere bağımlılığın azaltılması ile ilişkilidir.  Ekonomik bağımsızlık, aynı zamanda ulusal güvenlik ve siyasi bağımsızlık için de kritik bir öneme  sahiptir. Ekonomik açıdan bağımsız olmayan bir ülke, dış baskılara ve müdahalelere karşı daha  savunmasız hale gelir. Bu nedenle, birçok ülke ekonomik bağımsızlığı sağlamaya yönelik  stratejiler geliştirir ve uygulamaya çalışır. Ekonomik bağımsızlık aynı zamanda toplumsal refahın  artırılması ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması için de önemlidir. Kendi ekonomik  kaynaklarını etkin bir şekilde kullanan ve dışa bağımlılığı en aza indiren ülkeler, daha istikrarlı ve  sürdürülebilir bir ekonomik büyüme yakalarlar. Ekonomik bağımsızlık için yapılması gereken  önemli bazı politikalar:  

Fabrikaların çoğaltılması,  

• Ulusal sanayinin geliştirilmesi,  

• Yabancı şirketlerin millileştirilmesi,  
Tüm Reklamları Kapat

• Ulusal bankaların ve ekonomik kurumların kurulması.  

 

 Siyasi Bağımsızlığın Sağlanması


Siyasi bağımsızlık, bir devletin veya bir toplumun, kendi iç ve dış işlerini bağımsız bir şekilde,  başka bir devletin veya gücün müdahalesi olmaksızın yürütebilme yetisidir. Bu kavram, ulusal  egemenliğin temel unsurlarından biri olarak kabul edilir ve genellikle bir milletin kendi kaderini  tayin hakkı ile ilişkilendirilir.  Siyasi bağımsızlık için yapılması gereken birkaç madde şunlardır:

Yönetimsel Bağımsızlık
: Bir ülkenin kendi hükümetini kurabilmesi gerekiyor.  

Ekonomik Bağımsızlık
: Bir ülkenin kendi ekonomik politikalarını bağımsız bir şekilde  yönetebilmesi gerekiyor.  Askeri Bağımsızlık: Kendi savunma kuvvetlerini oluşturması ve savunmada kullanabilmesi  gerekiyor. 

Hukuki Bağımsızlık
: Kendi yasal sistemini oluşturma ve uygulama hakkının sadece kendisinde  olmasıdır. Hiçbir dış gücün bu politikalara karışmaması gerekiyor.  Bir ülkenin siyasi bağımsızlığını kazanması ve sürdürmesi, tarihi süreçte birçok mücadele, savaş  ve diplomatik çabayı içerir. Bağımsızlık savaşları, devrimler ve siyasi hareketler, genellikle  bağımsızlık arayışının önemli unsurları olarak karşımıza çıkar. Örneğin, Türk Kurtuluş Savaşı ve  Lozan Antlaşması, Türkiye'nin bağımsızlık mücadelesinin belirgin bir örneğidir. Siyasi  bağımsızlık, bir milletin kendi kararlarını verme, kendi kaderini belirleme ve dış etkilere karşı  direnç gösterme hakkını ifade eder. Bu hak, uluslararası hukuk ve siyasi teori açısından da temel  bir prensip olarak kabul edilir.  

Kültürel ve Sosyal Bağımsızlık
:  Bağımsızlığın sadece askeri ve siyasi alanlarda değil, kültürel ve sosyal alanlarda da  gerçekleştirilmesi gerekir. Özellikle Türkiye’de bu bağlamda birçok reformlar gerçekleştirildi.  Yapılması gereken, belli başlı yasalarla ve kurallarla çağın gereksinimlerini karşılamak ve muasır  medeniyetler seviyesine çıkmaktır. Bunun için:  

Eğitimde reformlar yapılarak laik ve bilimsel temellere dayalı modern eğitim sistemi  oluşturulmalıdır.  

• Toplumsal cinsiyet eşitliği sağlanması mecburidir. 
Tüm Reklamları Kapat

• Dünyanın değişimine ayak uyduracak sosyal ve ekonomik hareketleri başlatmak,  başlattıktan sonra da desteklenmelidir.  

Tam Bağımsızlığın Esasları:  

1. Ulusal Egemenlik Sağlamak
: Tam bağımsızlık, halkın kendi kaderini tayin etme hakkını  ifade eder. Bu, ulusal egemenliğin temelini oluşturur.  

2. Uluslararası Saygınlığı Sağlamak
: Bağımsız bir devlet, uluslararası alanda daha saygın  ve etkili bir konuma sahip olur. Bu, Türkiye'nin uluslararası platformlarda daha güçlü bir  şekilde temsil edilmesini sağlamıştır.  

3. Ekonomik Kalkınma Politikaları Geliştirmek
: Ülke kendi kaynaklarını en verimli şekilde  kullanmalıdır.  

4. Kültürel Kimliğe Sahip Çıkmak
: Bireylerin veya toplulukların belirli bir kültüre veya  toplumun özelliklerine ait olduğunu hissetmesi ve bu aidiyetin bir parçası olarak  kendilerini tanımlaması gerekir. Kültürel kimlik, dil, din, gelenekler, değerler, sanat,  müzik, yemek ve giyim gibi unsurlarla şekillenir ve bu unsurlar aracılığıyla ifade edilir. 
Tüm Reklamları Kapat

2. Ulusal Egemenliğin Sağlanması Gerekir
, Ulusun  Kendi Kaderini Çizmesi Gerekir.  Ulusal egemenlik, bir ulusun kendi kaderini tayin etme, kendi iç ve dış işlerini bağımsız bir  şekilde yönetme hakkını ifade eder. Bir devletin sınırları içerisindeki tüm hukuki, siyasi ve  ekonomik kararların kendi iradesiyle alınması gerektiğini belirtir. Ulusal egemenlik, genellikle  devlet egemenliği ile eş anlamlı olarak kullanılır ve bir ulusun bağımsızlığının ve özgürlüğünün  temel taşıdır. Özellikle modern devletlerin oluşum sürecinde önemli bir rol oynamıştır. Orta  Çağ’da Avrupa’da kralların ve derebeylerinin gücü, ulusal egemenlik anlayışının önündeki en  büyük engellerdendi, ancak 1648 yılında imzalanan Westphalia Antlaşması ile modern devlet  sistemi ve ulusal egemenlik kavramı güçlenmiştir. Aynı zamanda uluslararası ilişkilerde de  önemli bir rol oynar. Uluslararası hukukta, devletlerin egemen eşitliği prensibi kabul edilir ve her  devletin kendi iç işlerine müdahale edilmemesi gerektiği vurgulanır. Bu, uluslararası barış ve  güvenliğin sağlanması açısından önemli bir ilkedir. Yaşamak isteyen bir cumhuriyetin yaşamasını  sağlayan önemli ilkelerdendir. 

3. Karizmatik Kişiliğin Lider Olması Gerekir.
  Karizmatik liderlik, liderin kişisel çekiciliği, karizması ve güçlü iletişim becerileri sayesinde  takipçilerini etkileyip yönlendirmesi yeteneğidir. Bu tür liderler, genellikle vizyoner, ilham verici ve  etkili konuşmacılar olarak tanınır. Karizmatik liderler, takipçilerine ilham vermek ve onları motive  etmek için güçlü kişisel özelliklerini ve karizmatik varlıklarını kullanması gerekir. İşte bunun  içinde reotik bir felsefi tutum izlemesi gerekiyor. Retorik, etkili ve ikna edici konuşmalar yapma  sanatı olarak Antik Yunan'da ortaya çıkmıştır. Sözcüklerin ustaca kullanımıyla düşüncelerin net  ve etkileyici bir şekilde ifade edilmesini sağlar. Tarih boyunca siyasetçiler, filozoflar ve şairler  tarafından kullanılmıştır. Bu özetle, retoriğin tarihsel bağlamını ve önemini açıklamış oldum.  Retoriğin alt başlıklarına bakacak olursak:  

Retoriğin Amacı
: Dinleyicileri bilgilendirmek ve ikna etmek.  

Poetik ve Retorik
: Şiir ve retorik arasındaki ilişki.  Imitatio ve Aemulatio: Taklit ve yaratıcı yorumlama. 

Retorik ve Mantık
: Mantıkla ilişkisi ve "Pars Pro Toto" kavramı. 

Retorik ve Yönetim: Yönetim biliminde kullanımı. 

Retorik ve Verbalizm: Sözlü iletişimle olan ilişkisi. 

Yönetim ve Organizasyon Çalışmalarında Retorik: Modern yönetim ve organizasyon  çalışmalarıyla bağlantısı.  


Retoriğin Amacı  


Retoriğin amacı, gerçekten de konuşmacının mesajını mantıklı ve duygusal unsurlarla dinleyiciye  etkili bir şekilde aktarmaktır. Bu, sadece bilgi vermekten öte, dinleyiciyi ikna etme ve etkileyici bir  sunum yapma sürecidir. Tarih boyunca retorik, siyasi liderler, filozoflar ve şairler için güçlü bir  araç olmuştur. Retorik, bireysel ve toplumsal tartışmalarda önemli bir rol oynamaya devam  etmektedir. Özellikle liderlik süreçlerinde, etkili retorik kullanımı, liderlerin mesajlarını net bir  şekilde iletmelerine ve takipçilerini ikna etmelerine yardımcı olur. Retorik, bir liderin vizyonunu  ve stratejisini etkili bir şekilde sunma becerisini geliştiren temel unsurlardan biridir.

Poetik ve Retorik 

Şiir (poetik) ile retorik arasında yakın bir ilişki vardır. Antik Yunan'da, şiir hem estetik hem de  öğretici bir araç olarak retorikle sıkça bir arada kullanılmıştır. Şairler, retorik teknikleri kullanarak  duyguları harekete geçiren ve anlamı güçlendiren eserler üretmişlerdir. Retorik ise şiire göre  daha pratik bir alan olarak değerlendirilmiş, toplumsal fayda ve etkileşim ön planda tutulmuştur.  Şiir, genellikle sanatsal bir ifade biçimi olarak kabul edilirken, retorik daha çok etkili konuşma ve  yazma sanatı olarak görülmüştür. Bu iki disiplin arasındaki sınırları ve benzerlikleri anlamak,  Antik edebi gelenekleri çözümlemek için önemlidir. Şairler, retorik unsurları kullanarak eserlerini  daha etkili hale getirirken, retorik de estetik ve duygusal ögeleri içerebilir.  Imitatio ve Aemulatio  Imitatio ve aemulatio, retorik eğitiminde önemli iki kavramdır. Imitatio (taklit), ustaların ve  başarılı konuşmacıların yöntemlerini örnek almayı ifade eder. Bu yöntem, özellikle eğitim  süreçlerinde öğrencilerin büyük retorikçilerden ve onların eserlerinden öğrenmelerini sağlar. 

Amaç, belirli teknikleri ve stratejileri öğrenerek kendi konuşmalarında uygulamaktır. Aemulatio  (yaratıcı yorumlama) ise bu öğrenilen teknikleri geliştirip dönüştürmeyi amaçlar. Yani öğrenciler,  yalnızca ustaların yöntemlerini taklit etmekle kalmaz, aynı zamanda bu teknikleri kendi özgün  stillerine ve bağlamlarına göre yorumlarlar. Bu yöntem, yaratıcı ve yenilikçi bir yaklaşımla retorik  becerilerini geliştirmeyi teşvik eder. Antik retorik eğitiminde bu iki kavram, öğrencilere etkili  konuşma için bir temel olarak görülmüştür. Öğrenciler hem geçmişin büyük retorikçilerinden  öğrenmiş hem de kendi tarzlarını geliştirmişlerdir. Böylece, hem geleneksel hem de yenilikçi  yönlerini anlamış olurlar.  

Retorik ve Mantık  

Retorik, sadece duygulara hitap etmekle kalmaz, aynı zamanda mantıklı düşünmeyi ve  mantıksal argümanlar oluşturmayı da içerir. Bu nedenle, retorik ve mantık birbirini tamamlayan  disiplinlerdir. Retorik, düşüncelerin etkili bir şekilde sunulmasını sağlarken, mantık bu  düşüncelerin tutarlılığını ve doğruluğunu garanti eder.  


Retorik ve Yönetim 

Etkili liderlerin, iletişim becerileriyle toplulukları yönlendirebilmesi ve stratejik kararlar  alabilmesi için retorik bilgisine sahip olması gereklidir. Antik dönemden günümüze kadar, retorik  sayesinde liderler halkın desteğini kazanmış ve politikalarını hayata geçirmişlerdir. Retorik,  sadece bireysel bir beceri değil, aynı zamanda toplumsal düzeni sağlayan güçlü bir araçtır.  Liderler, retorik becerilerini kullanarak vizyonlarını ve stratejilerini net bir şekilde ifade edebilir,  dinleyicilerini etkileyerek ve onları harekete geçirerek yönetim süreçlerini daha verimli hale  getirebilirler.  

Retorik ve Verbalizm
 

Retorik ve verbalizm, sözlü iletişimin etkili kullanımını ifade eden kavramlardır. Verbalizm, kelimelerin ve dilin ustaca kullanımıdır ve retorik bunu bir araç olarak kullanarak anlamı  güçlendiren ve dinleyiciyi etkileyen söylemler üretir.  

Yönetim ve Organizasyon Çalışmalarında Retorik

Yönetim ve organizasyon çalışmalarında retorik, liderlerin çalışanları motive etmesi, iletişim  kurması ve örgütsel hedeflere ulaşması için kritik bir araçtır. Antik dönemden günümüze kadar,  etkili retorik teknikleri yöneticilerin stratejik planlarını anlatabilmesi ve ekiplerin desteğini  kazanabilmesi için kullanılmıştır. Modern iş dünyasında retorik, liderlerin vizyonlarını ve  değerlerini net bir şekilde ifade etmelerine olanak tanır. Etkili bir lider, retorik becerileri  sayesinde karmaşık bilgileri basit ve anlaşılır bir şekilde sunabilir, böylece çalışanların bu  bilgileri benimsemelerini sağlar. Retorik, aynı zamanda kriz yönetiminde de önemli bir rol  oynar;çünkü liderler, belirsizlik dönemlerinde güven verici ve yönlendirici iletişim kurmalıdır.  Özellikle büyük organizasyonlarda, retorik, kurum içi ve dışı iletişimde tutarlılığı ve etkili mesaj  iletimini sağlar. Bu, kurum kültürünün ve marka imajının güçlendirilmesine yardımcı olur. [1]  İşte karizmatik liderin sahip olması ve sergilemesi gereken felsefi tutum ve davranışlar bu şekildedir.  


4. Karizmatik Liderin Devlet Yönetiminde Yapması  Gerekenler

Bir liderin devleti etkili bir şekilde yönetmesi, çeşitli beceriler ve stratejiler gerektirir. İyi bir lider,  vizyon sahibi olmalıdır. Bu vizyon, ülkenin geleceğine dair net ve ilham verici bir hedef belirler.  Lider, halkı bu vizyona inandırarak, ortak bir amaç etrafında bir araya gelmelerini sağlar. Vizyon  sahibi olmak, sadece geleceği hayal etmekle sınırlı kalmaz; aynı zamanda stratejik planlar  oluşturmak ve bu planları hayata geçirmek için gerekli adımları atmayı da içerir. Liderin  demokratik değerlere ve hukukun üstünlüğüne saygı göstermesi önemlidir. Demokratik  süreçlerin işlerliğini sağlamak ve halkın iradesine saygı göstermek, liderin meşruiyetini artırır.  Şeffaflık ve hesap verebilirlik, devlet yönetiminde kilit rol oynar. Lider, kararlarını açık bir şekilde  paylaşmalı ve bu kararların arkasındaki nedenleri halka anlatmalıdır. Bu, yolsuzlukla mücadeleyi  güçlendirir ve halkın devlete olan güvenini artırır. 

Ekonomik İstikrarı Sağlamalıdır.
 Liderin bir diğer önemli görevlerinden biridir. Ekonomik büyümeyi teşvik etmek, işsizlikle  mücadele etmek ve enflasyonu kontrol altına almak, ekonomik politikaların temel hedefleridir.  Lider, bilim ve teknolojiye yatırım yaparak, inovasyonu teşvik etmeli ve ekonomik kalkınmayı  desteklemelidir. Eğitim ve sağlık hizmetlerine erişimi artırmak, toplumun refahını yükseltir.  Kaliteli eğitim, bireylerin bilgi ve beceri düzeyini artırırken, sağlık hizmetleri, toplumun genel  sağlığını korur ve yaşam kalitesini yükseltir. Ulusal Güvenliği Temin Etmelidir. Bir liderin üzerinde durması gereken bir diğer kritik konudur. Güvenlik politikalarının etkin bir  şekilde uygulanması, ülkenin iç ve dış tehditlere karşı korunmasını sağlar. Lider, askeri güçlerin  kapasitesini artırmalı ve modernize etmelidir. İstihbarat hizmetleri güçlendirilerek, terörle  mücadele etkin bir şekilde yürütülmelidir. Çevre koruma ve sürdürülebilirlik, geleceğin  teminatıdır. Lider, doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımını ve çevrenin korunmasını sağlayacak politikalar geliştirmelidir. Yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yaparak, çevre kirliliği ile mücadele etmeli ve iklim değişikliğiyle ilgili önlemler almalıdır.  Kriz Hazırlığı Yapmalıdır.  Liderin dikkat etmesi gereken bir diğer önemli husustur. Olası kriz durumlarına karşı hazırlıklı  olmak ve kriz yönetim planları oluşturmak, liderin sorumluluğundadır. Doğal afetler, ekonomik  krizler ve salgın hastalıklar gibi durumlarla başa çıkabilme kapasitesi geliştirilmelidir. Bu, halkın  güvenini ve refahını korumanın temel şartıdır. İyi bir lider, devleti yönetirken bu prensipleri ve  stratejileri benimsemeli ve uygulamalıdır. Bu, halkın refahını artırır, ulusal güvenliği sağlar ve  sürdürülebilir kalkınmayı destekler. Etkili bir liderlik, vizyoner bir yaklaşımı, demokratik değerlere  saygıyı, şeffaf ve hesap verebilir yönetim anlayışını, ekonomik ve sosyal politikaların  bütünlüğünü ve ulusal güvenlik ile çevre koruma politikalarını bir araya getirir. Böylece, lider hem  ülkenin hem de halkın geleceğini güvence altına almış olur. 

 

Sonuç  

 

Birkaç başlık altında bir devletin nasıl yönetilmesi gerektiğini belirtmeye çalıştım. Yukarıdaki  başlıkların altında ifade edilen unsurların uygulanması bir devletin ayakta kalması ve sağlıklı  yönetilmesi için gerekli ana hatlardır. Bir devleti yönetecek karizmatik liderin de nasıl bir felsefi  tutumla yönetim şekli cumhuriyet olan devleti yönetmesi gerektiğini bazı görüşlerle ifade etmeye çalıştım. 

1  Daha ayrıntılı bilgi için bkz. Mehmet Akif Duman, Retorikten Belâgate Mecâzdan Metafora, 2019, s. 20-  37.

Önerilen Yazılar

Article Image

Kırım Hanlığı: Diplomaside Denge Sanatı


favorite 0 visibility 12 bookmark
Article Image

İZNİK'TEKİ GÖLGE MECLİS, MS 325


favorite 0 visibility 15 bookmark
Article Image

İşgal Altındayız


favorite 0 visibility 0 bookmark
Article Image

Sansür-2


favorite 3 visibility 11 bookmark

Yorumlar