İçerik Resmi

kaybetme sanatı felsefesi


favorite 1 visibility 1 bookmark 0


Sanat, varoluşun sancılı bir türüdür; benliğinle tanışmak, yaratıcılığınla anılmak, bazen görünmez olmak ya da kendini hiçlikte bulmaktır. İnsan, bazen bir kaldırım taşına sığınır, nefes alan bir varlığa karşı bile tanıma içgüdüsünü yitirir. Dünya küçüktür kaybetme felsefesinde, sanat ise kocaman. İlmek ilmek kendini kaybettiren, her zaman en yaratıcı tabloyu ortaya çıkarır.Alamadığın nefeslerden resim çizersen, atamadığın çığlıklardan şiir yazarsan, kendini kaybetme sanatının felsefesi sana merhaba der, aramıza hoş geldin. İşte bu, sanat olma felsefinin ilk adımıdır.
Buradasınız; hayatın sizi atılmamış çığlıklara karşı sarıp sarmaladığı cümlelerle baş başa:
Bomboş kaldırımlarım kimsesiz evlatları, sokak kaldırımları. Sarı ışığın yaydığı hüzünle yalpalayarak devam etti yürümesine adam. Nereye varacak, nerede soluklanacak, kendini nerede bulacak veya kendini tekrar bulabilecek mi? Bunlar kafa kurcalayan tonlarca düşünce baloncuğuydu elbette fakat adam bunların hiçbirini düşünmeyecek kadar umursamaz hissediyordu. İçtiği su ona taş kesiliyor boğazından geçmiyordu, yediği yemek bir dalga oluveriyor boğuyordu. Sanki tüm şimşekler ona çakıyor, tüm damlalar sadece onun üstüne siniyordu. Berbat göründüğü söylenebilirdi, belki de hiç görünmüyor bile olabilirdi. Saatler arasında geçen dakikalar boyu bile hep bunu istedi. Ne o adam görsün beni, ne o kadın hissetsin tenimi, açmayayım bir daha bu gözleri son bulsun bu mahşer alemi. İşte bunlar, parmakları kalem tutsa adamın mürekkebinden damlayacak sözlerdi.

Önerilen Yazılar

Article Image

Zihnimizin Sahne Arkası


favorite 2 visibility 8 bookmark
Article Image

ÇOK GEÇ JALDINIZ...


favorite 2 visibility 18 bookmark
Article Image

Reaktif Yaklaşımın Yerini Devretme Zamanı


favorite 4 visibility 31 bookmark
Article Image

Beni Bana Bırakıp Git


favorite 2 visibility 7 bookmark

Yorumlar